26 Ocak 2014 Pazar

Venedik Taciri üzerine...

2014 yılı tiyatro sezonumu Devlet Tiyatroları'nın "Shakespeare Oyunları Haftası" ile başlattım.



 Daha önce okumadığım Shakespeare oyunlarından biriydi Venedik Taciri. Konuya biraz değinecek olursak...
Bassanio, Portia ile evlenmek için arkadaşı Antonio'dan borç ister, fakat yeterli parası olmayan Antonio arkadaşına ve arkadaşlığına kefil olarak tefeci Shylock'tan para alır. Parasını zamanında ödeyememesi durumunda Shylock Antonio'nun vücudundan bir libre et kesebilecektir. Bunun üzerine senet yapılır ve Bassanio parayı alır. 


Shylock kızının kaçmasına ve Hıristiyanlaştırılmasına öfkeliyken bir de Tüccar Antonio'nun gemilerinin battığı haberini alınca senedin karşılığının ödenmesini ister. 
Yıllarca Yahudi olduğu için "öteki" olmaktan canı yanmış Shylock sonunda adaletin onun için de gerçekleşeceğine inanır fakat sonuç onun istediği gibi olmayacaktır maalesef.

Venedik Taciri bir yandan adaleti, öteki olmayı, dini, aşkı, dostluğu, gücü, merhameti; diğer yandan da kendimizi sorgulamamızı sağlıyor bir kez daha. 

Oyunun en başarılı, en akılda kalıcı ve takdir edilesi oyunculuğu Shylock karakterini canlandıran Tamer Levent'e aitti. Sesi, duruşu, bakışı ve karakterle bütünleşmesi etkilenilmeyecek gibi değildi. Sahnede gerçekten, Yahudi olduğu için aşağılanan, bu yüzden hakkını kendince aramaya çalışan, merhamet etmeyi merhametsiz davranışlar karşısında unutmuş ya da kendini korumanın yolunu merhametsizlik olarak bulmuş bir adam vardı. 

Antonio ve Bassonio karakterlerini canlandıran Tolga Tecer ve Erdinç Doğan da oldukça başarılıydı.
Ne yazık ki kadın oyuncular için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Portia ve yardımcısı Nerissa son sahnelerden birinde erkek kılığında çıktılar karşımıza. Portia'nın o sahnedeki önemi çok büyüktü, maalesef hakkı verilememiş. Mahkeme sahnesi, Antonio ve Shylock'un bir anlamda kaderinin belirlendiği, seyirciden en çok reaksiyon alınan sahneydi. Sadece kıyafet değiştirerek, basit bir şekilde erkek kılığına girilerek değil de daha baskın, daha sağlam bir oyunculuk göremediğime üzüldüm açıkçası. 
Porita'nın kadın olarak karşımıza çıktığı sahneler için de çok iyi bir oyunculuk sergilendi diyemem. 



Olaylar Venedik'te farklı mekanlarda geçtiği için dekor da sık değişti haliyle. Dekor değişimi, sürgülü ve çok hızlı değiştirilebilecek bir sistemle hazırlanmış ve çok başarılıydı. Kostümler dönemi yansıtan şekilde güzel hazırlanmış ve sahne geçişlerindeki müzikler de gayet başarılıydı. Işık, Küçük Tiyatro'nun bayıldığım tavan süslemeleri ile harika bir uyum içindeydi ki beni çok etkiledi.

Venedik Taciri kadın oyuncular dışında beğenimi kazandı. Son gününe bir bilet bulup, yağmura ve hasta olmama rağmen pazar günümü Shakespeare ile geçirmek çok iyi geldi.


t

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder